tag:blogger.com,1999:blog-45336921490306476562024-03-21T21:38:04.200-07:00Anne olunca anlamadiklarimUnknownnoreply@blogger.comBlogger27125tag:blogger.com,1999:blog-4533692149030647656.post-23582377342683567352011-02-06T22:48:00.000-08:002011-02-06T22:49:34.870-08:00Kuzucuk Konserde<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;"><a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhdjIEaO7rX7vvEPLWnG0zU79scicNJ9I4Dq-YtRvUguQu4SmxdOqhUcYCOG1iN12ZSppLNkzaC53wJzEiqp_rNAORte_j7KiiFOv1ExO2wDVCUehYmnRoymgduhAYNUp3vW1Gommz1G6U/s1600/IMG_4974.JPG" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="213" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhdjIEaO7rX7vvEPLWnG0zU79scicNJ9I4Dq-YtRvUguQu4SmxdOqhUcYCOG1iN12ZSppLNkzaC53wJzEiqp_rNAORte_j7KiiFOv1ExO2wDVCUehYmnRoymgduhAYNUp3vW1Gommz1G6U/s320/IMG_4974.JPG" width="320" /></a></div>Eda'nin haftalardir bahsettigi ve nasil bi müzikal zekaya sahip oldugunu benim fark edemedigim Olafur Arnalds'i Aydin'in bi albümünü facebook üzerinden paylasmasiyla tanidim. Günlerce onu dinledik kuzucukla evde ve sonunda Chicago Cultural Center'daki beles dinletisine gittik. Kapinin yakinina oturduk ki bizim kuzu mikmiklanirsa hemen disari cikalim diye. Yavrucugun mikmiklanmasindan cok pek cocuk dostu olmayan seyircilerin bakislari nedeniyle koridorda dinlemeye devam ettik konseri. Normalde büyük birisi tutamayip kendisini hapsirsa konser sirasinda sorun olmaz ama bi bebek hapsirinca kafalar hemen nasil cevriliyor anlamis degilim. Neyseki yavru ceylan asaletini bozmadi :) da biz efendi gibi koridorda bol bol fotograf cekerek müzigi dinlemeye devam ettik.. Özgürümüz de ilk konserini dinlemis oldu böylece..<br />
<br />
Bu kadar bahsettigim Olafur Arnalds'dan bi sarkisini dinlemeden bitirmeyelim bari bu yaziyi.<br />
<br />
<iframe allowfullscreen="" frameborder="0" height="390" src="http://www.youtube.com/embed/mYIfiQlfaas" title="YouTube video player" width="580"></iframe>Unknownnoreply@blogger.com1tag:blogger.com,1999:blog-4533692149030647656.post-33362044918212647642011-01-31T23:31:00.000-08:002011-01-31T23:31:59.979-08:003 aylik/aydir cekilen Özgür Ada fotograflari..<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;"><a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEguOKxTN_K69dnGFvSaBQetjCulei_LLHHt3gwNCn2z3RijvI3FBAhkIeFmr_Glpq0qmo9-lOr72ylF7iHDbPRYHk6gMnmEmXh6Q3F9uzmyhxGABdahaNIydqTYLUTrEgq-hlV5GHlO6Uk/s1600/aylik+Ada+fotolari2.jpg" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="240" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEguOKxTN_K69dnGFvSaBQetjCulei_LLHHt3gwNCn2z3RijvI3FBAhkIeFmr_Glpq0qmo9-lOr72ylF7iHDbPRYHk6gMnmEmXh6Q3F9uzmyhxGABdahaNIydqTYLUTrEgq-hlV5GHlO6Uk/s320/aylik+Ada+fotolari2.jpg" width="320" /></a></div><br />
<br />
Bu da simdiye kadar dogru düzgün koymadigim Özgür Ada fotograflarinin acisini cikartan bi calisma olsun. Fotograflar Ada'nin dogumundan itibaren her gün cekilmeye calisildi :) Bazi günler cekilemedi, bazi günler cok cekildi. Ama kolajdaki fotograflarin %90'i ayri günlerde cekildi. Arkasi yarin..Unknownnoreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-4533692149030647656.post-65102564284891009492011-01-31T09:14:00.000-08:002011-01-31T22:47:01.966-08:00Adilos Bebe - Grup YorumGrup Yorum'un Ahmed Arif'in bu siirini besteledigini hele ki <strike>Hilmi Yarayici'nin seslendirdigini bilmiyordum.</strike> Sevgili Derya düzeltti Hilmi Yarayici degil de Eren Olcay söylüyormus bu sarkiyi. Tesekkür ederim düzeltme icin.<br />
<br />
<iframe allowfullscreen="" class="youtube-player" frameborder="0" height="390" src="http://www.youtube.com/embed/jv11unWMhIY" title="YouTube video player" type="text/html" width="480"></iframe>Unknownnoreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-4533692149030647656.post-409276970879809722011-01-23T18:20:00.000-08:002011-01-23T18:20:16.871-08:00Lohusalik Mimi<div style="font-family: inherit;">Biraz gec de olsa sevgili Derya'nin mimine cevap veriyorum. </div><div style="font-family: inherit;"><br />
</div><div style="font-family: inherit;"><span style="color: black;"><span class="Apple-style-span">1- Lohusalık denen hadise sizce tam olarak nedir?</span></span></div><div style="font-family: inherit;"><span style="color: black;"><span class="Apple-style-span"><i>Lohusalik bence insanin kendine yakisani giymesidir. Saka saka :)) Lohusalik kadinin dogumdan sonra hormonal dalgalanmalar sonucu ve/veya yeni hayatina alisma sürecinde gecirdigi dönemdir. </i></span></span></div><div style="font-family: inherit;"><span style="color: black;"><span class="Apple-style-span"><i> </i> </span><br />
<span class="Apple-style-span">2- Lohusalık içinde hormon dengesizliğini de barındıran bir şeyse neden 40 gün sürer gibi bir algı var toplumda sizce? Regl olamadığın, emzirme ile birlikte hormonların dağınık kaldığı süre boyunca sürmesi makul değil mi? </span></span></div><div style="font-family: inherit;"><span style="color: black;"><span class="Apple-style-span"><i>Makul cünkü regl olmamak dogum yapmamis kadinlarda bile bi sürü sikintiya yol acarken büyük bi yükü omuzlamis kadinlarda etksini daha da göstermesi mümkün bence. </i></span></span></div><div style="font-family: inherit;"><span style="color: black;"><span class="Apple-style-span"><i> </i> </span><br />
<span class="Apple-style-span">3- Sizin lohusalığınız (Hormonal dengesizlikler ve depresif olma halini kastediyorum hep lohusa derken) ne kadar sürdü? </span></span></div><div style="font-family: inherit;"><span style="color: black;"><span class="Apple-style-span"><i>2 - 3 hafta sürdü diyebilirim. Ben yurtdisinda bütün dis etkileri, bütün o toplumsal baskilari cok cok az hissettigim bi hayat yasiyorum. Esim de benim duygusal salinimlarima duyarli bi insan oldugu icin yüküm daha da hafif. </i></span></span></div><div style="font-family: inherit;"><span style="color: black;"><span class="Apple-style-span"><i>Yine de bu lohusalik halinin tam gectigini söyleyemem. Misal Özgür memeyi reddettiginde yahut kabizlik cektiginde yahut yesil kaka yaptiginda kisacasi bir problemle karsilastigimizda o sikinti hali tekrar baslayabiliyor. </i></span></span></div><div style="font-family: inherit;"><span style="color: black;"><span class="Apple-style-span"><i> </i> </span><br />
<span class="Apple-style-span">4- Nasıl geçti, hep aynı şiddette miydi? Normale yavaş yavaş mı, birden mi döndünüz? Herp depresif, sinirli olacak şekilde mi etkiledi sizi, manik, aşırı enerjik anlarınız da oldu mu? </span></span></div><div style="font-family: inherit;"><span style="color: black;"><span class="Apple-style-span"><i>Normale yavas yavas döndüm diyebilirim. Özellikle dogum sonrasi o yorgunluk ilk iki hafta cok fazla gösterdi kendisini. Sonrasinda yavas yavas eski gücüme geri döndüm. Psikolojik olarak hala, eskisine göre daha hassas bi insanim diyebilirim.</i></span></span></div><div style="font-family: inherit;"><span style="color: black;"><span class="Apple-style-span"><i> </i> </span><br />
<span class="Apple-style-span">5- O dönem yanınızda, sizi gerçekten anlayan, destek olan eş, dost, arkadaşınız var mıydı? Yalnız mı geçirdiniz? </span></span></div><div style="font-family: inherit;"><span style="color: black;"><span class="Apple-style-span"><i>Dedigim gibi ben yurtdisinda yasadigim icin cok sükür o dönemi olumsuz etkileri en az hissederek yasadim. Esim ve arkadaslarim sagolsunlar desteklerini esirgemediler.</i></span></span></div><div style="font-family: inherit;"><span style="color: black;"><span class="Apple-style-span"><i> </i></span><br />
<span class="Apple-style-span">6- Eşinizle nasıl geçirdiniz bu süreci? </span></span></div><div style="font-family: inherit;"><span style="color: black;"><span class="Apple-style-span"><i>Esim bu dönemin gecici bi dönem oldugunu, ileride herseyin daha kolay olacagini bana sürekli hatirlatarak ve gerektiginde gün icerisinde Ada'ya bakarak bana destegini hep sürdürdü ve sürdürmekte..</i></span></span></div><div style="font-family: inherit;"><br />
</div><div style="font-family: inherit;"><span style="color: black;"><span class="Apple-style-span">Ve bu mimi cevaplamak isteyen bütün annelerle paylasiyorum. <i> </i> </span></span></div>Unknownnoreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-4533692149030647656.post-52722909487671928052011-01-10T08:58:00.000-08:002011-01-10T08:58:23.803-08:00Bizim Ninniler<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;"><a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEiw9dKmPLMx1JCbG-OvwxOPHuFf0IodXS3QjcN6grRhZwUsPymxdp9pqXSdMuZ7VKOhSS0clqzBCW5RUMrKOcJRHBb5x_V6AZ0pM6G3vIxT3ATJeJeRZDmXicZmpbd1rLy5v5s5uVhaTZQ/s1600/bizimNinniler.jpg" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEiw9dKmPLMx1JCbG-OvwxOPHuFf0IodXS3QjcN6grRhZwUsPymxdp9pqXSdMuZ7VKOhSS0clqzBCW5RUMrKOcJRHBb5x_V6AZ0pM6G3vIxT3ATJeJeRZDmXicZmpbd1rLy5v5s5uVhaTZQ/s1600/bizimNinniler.jpg" /></a></div><br />
Pek ninni bilmeyen ben Deniz icin süper bi secim oldu bu CD. Abicik de sagolsun Türkiye'den gelirken getirdi. Özgür Adamiz'i bu CD'den duydugumuz, ögrendigimiz, bizim ninnilerimizle büyütüyoruz. Emin Igüs ve Mircan Kaya cok güzel bi is cikartmislar.Unknownnoreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-4533692149030647656.post-53345878272954545932010-12-25T19:30:00.000-08:002010-12-25T19:33:06.846-08:00Juno<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;"><a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEihfrUGPp-HEcQkO8Xkuz7B-KVdpwOgi0tILtPoDkXZfpN3DpR0ECuDyeY8ueDVuhpcd6GyqRO4UE86TD2P3QXeOZ-esCeOTlEYyWIbl1j3tcd0nEsGaT3WYIflNr3Ale5cTv-Jp2eHLLI/s1600/images.jpg" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEihfrUGPp-HEcQkO8Xkuz7B-KVdpwOgi0tILtPoDkXZfpN3DpR0ECuDyeY8ueDVuhpcd6GyqRO4UE86TD2P3QXeOZ-esCeOTlEYyWIbl1j3tcd0nEsGaT3WYIflNr3Ale5cTv-Jp2eHLLI/s1600/images.jpg" /></a></div><br />
Diger blogumda yaziyorum aslinda izledigim filmleri. Kactir hamilelik/annelik üzerine filmler denk geliyor, o yüzden öyle olanlari burada paylasmak istedim.<br />
<br />
Juno ufak bi kizin hamile kalisiyla yasadigi olaylari anlatiyor. Normal bi kiz olsa neyse de bu enteresan kizin hamileligi nasil yasadigini izlemek güzeldi. Ada da inanilmaz bi sekilde iki saate yakindir uyuyunca kesintisiz izleyebildik filmi (hala uyuyor kendisi). Gerci bizim yumurcak birazdan uyanip bizi sabaha kadar dens dens dens ettirebilir ya, hadi bakalim..Unknownnoreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-4533692149030647656.post-46282614070619556282010-12-25T16:43:00.000-08:002010-12-25T16:43:10.441-08:00Emzirme Reformu Sobesi<div class="post-header"></div><div style="font-size: 12px; line-height: 18px; margin: 0px; padding: 10px 10px 10px 20px;"><span class="Apple-style-span" style="color: #660000; font-family: Verdana,sans-serif;"><span style="color: black;">Blog yazan annelerin sobeleme oyununa <a href="http://baskahamile.blogspot.com/">deryaze </a>sayesinde dahil oldum. Ben bu alemde yeni oldugum icin bi sobeleyecegim, herkese acik blogu olan kimse yok. Ama bi arkadasimin henüz özel olan bi blogu var, onu sobeleyeyim de isterse sorulari cevaplar, o da bu oyuna katilir. Cevaplarimi asagida bulabilirsiniz:</span></span><br />
<br />
<span class="Apple-style-span" style="color: #660000; font-family: Verdana,sans-serif;"><span style="color: black;"> (1) Türkiye’de ilk altı ay sadece anne sütü alan bebeklerin oranı sizce yüzde kaç? (*)</span></span></div><div style="font-size: 12px; line-height: 18px; margin: 0px; padding: 10px 10px 10px 20px;"><span class="Apple-style-span" style="font-family: Verdana,sans-serif;"><span style="color: black;"><i>1.3 olduğunu deryaze'den ögrendim, üzüldüm, sasirdim..</i></span></span></div><div style="font-size: 12px; line-height: 18px; margin: 0px; padding: 10px 10px 10px 20px;"><span class="Apple-style-span" style="color: #660000; font-family: Verdana,sans-serif;"><span style="color: black;">(2) Siz bebeğinizi ne kadar süre anne sütü ile beslediniz?</span></span></div><div style="font-size: 12px; line-height: 18px; margin: 0px; padding: 10px 10px 10px 20px;"><i><span style="color: black;"><span style="font-family: Verdana,sans-serif;">2 aylik Özgür Ada'yi simdiye kadar hep emzirdim. Bakalim bundan sonrasi nasil olacak..</span></span></i></div><div style="font-size: 12px; line-height: 18px; margin: 0px; padding: 10px 10px 10px 20px;"><span class="Apple-style-span" style="color: #660000; font-family: Verdana,sans-serif;"><span style="color: black;">(3) Kaç ay doğum izni kullandınız?</span></span></div><div style="font-size: 12px; line-height: 18px; margin: 0px; padding: 10px 10px 10px 20px;"><span class="Apple-style-span" style="font-family: Verdana,sans-serif;"><span style="color: black;"><i>Çalışmıyorum.</i></span></span></div><div style="font-size: 12px; line-height: 18px; margin: 0px; padding: 10px 10px 10px 20px;"><span class="Apple-style-span" style="color: #660000; font-family: Verdana,sans-serif;"><span style="color: black;">(4) Yasal süt izninizi kullanabildiniz mi?</span></span></div><div style="font-size: 12px; line-height: 18px; margin: 0px; padding: 10px 10px 10px 20px;"><i><span class="Apple-style-span" style="font-family: Verdana,sans-serif;"><span style="color: black;">Çalışmıyorum</span></span></i></div><div style="font-size: 12px; line-height: 18px; margin: 0px; padding: 10px 10px 10px 20px;"><span class="Apple-style-span" style="color: #660000; font-family: Verdana,sans-serif;"><span style="color: black;">(5) Emzirdiğiniz ya da süt iznini kullandığınız için iş yerinde mobbing (tepki, işi bırakmanız için baskı) ile karşılaştınız mı?</span></span></div><div style="font-size: 12px; line-height: 18px; margin: 0px; padding: 10px 10px 10px 20px;"><i><span class="Apple-style-span" style="font-family: Verdana,sans-serif;"><span style="color: black;">Çalışmıyorum.</span></span></i></div><div style="font-size: 12px; line-height: 18px; margin: 0px; padding: 10px 10px 10px 20px;"><span class="Apple-style-span" style="color: #660000; font-family: Verdana,sans-serif;"><span style="color: black;">(6) Bebeğinizi toplum içinde, dışarıda emzirmeniz gerektiğinde sıkıntı yaşadınız mı?</span></span></div><div style="font-size: 12px; line-height: 18px; margin: 0px; padding: 10px 10px 10px 20px;"><i><span class="Apple-style-span" style="font-family: Verdana,sans-serif;"><span style="color: black;">Evet. Ev disinda emzirmeye kalktiginiz zaman ya bi soyunma kabini bulmaniz gerekiyor ya da bi tuvalet. Allahtan bi örtü gibi bisiy icat etmisler, onun sayesinde disarida oturdugunuz yerde emzirebiliyorsunuz rahatca. </span></span></i></div><div style="font-size: 12px; line-height: 18px; margin: 0px; padding: 10px 10px 10px 20px;"><span class="Apple-style-span" style="color: #660000; font-family: Verdana,sans-serif;"><span style="color: black;">(7) Emzirme konusunda desteğe ihtiyacınız oldu mu? Gerek emzirme danışmanlığı, gerekse psikolojik olarak yeterince destek bulabildiniz mi?</span></span></div><div style="font-size: 12px; line-height: 18px; margin: 0px; padding: 10px 10px 10px 20px;"><i><span class="Apple-style-span" style="font-family: Verdana,sans-serif;"><span style="color: black;">Evet tabi ki. Emzirme danismanindan destek aldim ilk baslarda. Burada hastanelerde dogumdan sonra annelere bu hizmet istege veriliyor. Türkiye'de de olmasini istedigim,</span></span></i><span class="Apple-style-span" style="font-family: Verdana,sans-serif;"><span style="color: black;"><i> bence cok mantikli bi hizmetti. O destegi almasaydim ne yapardim bilmiyorum.</i></span></span></div><div style="font-size: 12px; line-height: 18px; margin: 0px; padding: 10px 10px 10px 20px;"><span class="Apple-style-span" style="color: #660000; font-family: Verdana,sans-serif;"><span style="color: black;">(8) Emzirdiğiniz süre boyunca etraftan <i>“sütün yetmiyor, mama ver, bu çocuk meme emmek için çok büyük”</i> şeklinde baskı gördünüz mü?</span></span></div><div style="font-size: 12px; line-height: 18px; margin: 0px; padding: 10px 10px 10px 20px;"><span class="Apple-style-span" style="font-family: Verdana,sans-serif;"><span style="color: black;"><i>Evet. Sütün yetmiyor heralde diye aglayan da tutun da kalitesiz mi acaba sütün, cocuk memenin altinda eziliyor seklinde bi sürü olumsuz yorum aldim zaman zaman.</i></span></span></div><div style="font-size: 12px; line-height: 18px; margin: 0px; padding: 10px 10px 10px 20px;"><span class="Apple-style-span" style="color: #660000; font-family: Verdana,sans-serif;"><span style="color: black;">(9) Emzirme Reformu’nu biliyor musunuz? Sizce Emzirme Reformu neden gerekli?</span></span></div><div style="font-size: 12px; line-height: 18px; margin: 0px; padding: 10px 10px 10px 20px;"><span class="Apple-style-span" style="font-family: Verdana,sans-serif;"><span style="color: black;"><i>Biliyorum. Anne sütü bebegin sagligi icin en yararli besin kaynagi. Bunun böyle oldugunu anlatmak icin Emzirme Reformu gerekli.</i></span></span></div><div style="font-size: 12px; line-height: 18px; margin: 0px; padding: 10px 10px 10px 20px;"><span class="Apple-style-span" style="color: #660000; font-family: Verdana,sans-serif;"><span style="color: black;">(10) Emzirme Reformu’nu web sitesinde desteklediniz mi? Destek olmak için <a href="http://emzirmereformu.com/" style="text-decoration: underline;" target="_blank">www.emzirmereformu.com </a>adresindeki formu doldurmanız yeterli.</span></span></div><div style="font-size: 12px; line-height: 18px; margin: 0px; padding: 10px 10px 10px 20px;"><i><span class="Apple-style-span" style="font-family: Verdana,sans-serif;"><span style="color: black;">Evet destekledim. </span></span></i></div>Unknownnoreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-4533692149030647656.post-51830204450195157002010-12-21T09:55:00.000-08:002010-12-21T09:55:04.130-08:00Adali RüyaNormalde bi hayli rüya gören bi insan olarak hamileligin basindan beri Özgür'ü rüyamda görmem pek dogaldi aslinda. Ama yine de her bi rüya o dönem bilincimin altindan neler gectigiyle yüzlesmek icin güzel firsatlardi benim icin. Mesela Ada'yi kocaman sarisin mavi gözlü bi bebek olarak gördügüm zaman Ada'nin nasil bi bebek olacagini cok merak ediyordum.<br />
<br />
Gectigimiz gecelerden birinde ise söyle bi rüya gördüm: Salih, Ada, ben ve Salih'in bi arkadasi yanyana ayakta duruyoruz bi yerde. Ada 16-17 yaslarinda. Iciyoruz hep beraber. Salih, sagimda duruyor; Ada solumda. Bi süre sonra Ada sarhos oluyor, böyle yere düsüyor felan :) Ben bunu kaldiriyorum yerden, kundakliyorum (!) , tekrar yerine oturtmaya calisiyorum. Salih Ada'nin sarhos oldugunu fark edince kizmaya basliyor (tam da Salih'ten beklenecek davranis ya!:)) iste "Niye icki icirdiniz Ada'ya?" felan diye. Ben de kiziyorum "Sanki Ada icerken sen yanimizda degildin" diye :)Unknownnoreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-4533692149030647656.post-1910776009395692992010-12-17T10:37:00.000-08:002010-12-17T10:37:53.335-08:00Özgür Ada aramiza katildiktan sonra hayatimizda neler degisti, degisiyor ya da yeni anne-baba olacaklara pratik öneriler+ Bi kere artik sinema keyfimiz yok denecek kadar az. Öyle uzun süreli bizi baglayacak planlar yapamiyoruz (simdilik). Bi keresinde Mamoth'u altyazili seyrettik (sessiz sinema kivaminda) ama bi daha olur mu bilmiyorum.<br />
+ Uzun metraj yerine kisa metraj film izlemeye calistik. Fena da olmadi. Yalniz Türkce kisa filmler baya bi az (Türkce uzun metraj tavsiyesi olan varsa memnun oluruz ;)), yabancilara da henüz gecmedik.<br />
+ Bir de Seinfeld'i izlemeye 6. sezondan itibaren devam ediyoruz. Bölümler 20 dk'lik oldugu icin vazgecmesi kolay oluyor.<br />
+ Özgür Adamiz kis bebesi oldugu ve Sikago gibi kislari baya sert gecen bi sehirde yasadigimiz icin (sicakligin -30°C'ye kadar dustugu, ortalamanin -10°C civari oldugu bi sehirden bahsediyorum) artik pek disari cikmiyoruz. Acikcasi böylesi, simdilik, bana göre daha iyi. Böylece Adamiz'i üsütmüyoruz. Ele avuca gelince bol bol gezeriz nasil olsa..<br />
+ Kollarim kaslanmaya basladi.. E Ada'yi (4.5 kg i geckin bizim yumurcak) günde en az 15-20 defa yerinden kaldirip indirdigimi düsünürsek, bunun olmasi gayet dogal sanirim.<br />
+ Basarinin anlami degisti: Basari gece uyumak istemeyen Özgür kizimizi uyumaya ikna etmek artik bizim icin.<br />
+ Yildönümümüzde disari cikamiyoruz madem, eve yemek söyliyip keyif yapalim diye plan yaptik ama Ada'nin planlari farkliymis :) Olan sicak yemeklere oldu. Soguk yemek söyleseydik daha iyi olurmus.Unknownnoreply@blogger.com2tag:blogger.com,1999:blog-4533692149030647656.post-48185920238789250262010-12-17T10:03:00.000-08:002010-12-17T10:27:28.716-08:00Bizim Dogum Hikayemiz - IIISabah nöbetci doktorlar muayene sonucunda acilmanin hizla arttigini söylediler. O yüzden saat 7:15 gibi kendi doktorumu cagirdilar. Biz de annemlere haber verdik. Önce annemler sonra da hamileligim boyunca rahatligini esirgemeyen doktorum geldi. Acilma araligi 1-10 arasi degisiyor, 10'a ulastiginda da dogum basliyor. Benim acilma 9 - 9.5 oldugunda epidürali yariya indirdiler. Böylece itmeyi daha iyi yapabilecektim. Sabah saat 9 gibi azaltmislardi epidürali 9:30'da acilma 10 cm'e ulasti ve dogum basladi. Ikinmalar, nefes alip vermeler vs vs sonucu saat 9:53'te Özgür Adamiz'a kovustuk.<br />
<br />
Hikayenin bundan sonrasi biraz garip. Zira Ada'yi kucagima ilk verdikleri an cok özel olmaliydi, her yerde bunu okuyorduk, iste anne göz yaslarina bogulur, bebek emmeye baslar hemen diye. Bizde böyle olmadi. Ada'yi bana verdiklerinden bi süre sonra ben o stresle, cok afedersiniz, kustum. Cocugun üstüne gelmesin diye basimi cevirdim, hemsireler o sirada Ada'yi tuttular. Hani o heryerde okudugumuz hikaye, o büyülü an bizde böyle gerceklesti. Buradan da cikarttigimiz sonuc insan oglunun en genel tecrübesi bile farkli farkli bünyelerde cok farkli sekillerde vuku bulabiliyormus.<br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;"><a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEj_minbm25Weangw3pCnPEyaBs8N1Ld0m9mEyhdkEd5gPD7Hse2f05Bc28KtnAQ4tPtkwW5KX3wyiXE_m5gZGNZcjXrreEhgkBcbmsZ4sicxyBBdPA8-MS2H3CA9kfYbmaP8tHgU3Nqdfs/s1600/IMG_3545.JPG" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="320" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEj_minbm25Weangw3pCnPEyaBs8N1Ld0m9mEyhdkEd5gPD7Hse2f05Bc28KtnAQ4tPtkwW5KX3wyiXE_m5gZGNZcjXrreEhgkBcbmsZ4sicxyBBdPA8-MS2H3CA9kfYbmaP8tHgU3Nqdfs/s320/IMG_3545.JPG" width="213" /></a></div>Ha bundan sonra klasik olmasa da özel anlar yasanmadi mi, yasandi tabi ki. Onlar artik bundan sonraki yazilarda...Unknownnoreply@blogger.com3tag:blogger.com,1999:blog-4533692149030647656.post-22116866128110491652010-12-17T09:49:00.000-08:002010-12-17T09:49:53.236-08:00Bizim Dogum Hikayemiz - IISuni sanci kararini verdikten sonra evde biraz dinlendim. Salih doktorla ve hastaneyle olan görüsmeleri yapti. Ben o sirada banyomu yapip hazirlandim. Aksam 7 gibi ciktik yola. Hastaneye giderken abim telastan bi yayayi eziyordu ama kurtartik son anda :) Beni iceri, annemleri de bekleme odasina aldilar. Muayene edip doktorumla konustular ve suni sanciyi baslatacak olan hormonu vermeye basladilar. Bu kisim biraz can yakiciydi cünkü hayatimda ilk defa elimin üstünden igneyle girip serum icin yer acmaya calisiliyordu. Bu islemin bu kadar zor oldugunu bilmiyordum hic. Hamileligin 35. haftasinda yapilan Ingilizcesi Group B strep test (Türkcesini malesef bilmiyorum) olan test bende pozitif cikmisti. Bu yüzden bi süre sonra bir de serum seklinde antibiyotik verdiler. Antibiyotigin damarlarimda süzülmesini hissetmek de ayri bi tecrübeydi. Keske daha önceden söyleselerdi damarlarindan gecen antibiyotigi hissedeceksin, böyle agirlasacak sanki kolun diye.. Söyleselerdi ben de yanlis bisiy mi var diye telas yapip hemsireyi acele cagirmazdim. Neyse..<br />
Ben bi süre uyuduktan sonra gece yarisina dogru uyandim. Annemler gitmisti, sabah dogum basladiginda cagiracaktik onlari.<br />
Hamile kalmadan seneler önce bile epidüralli normal dogum yaparim diye düsünürdüm ben hep. Hamile kaldiktan sonra da bu kararimi neredeyse hic sorgulamadim, cok da dogru bi karar vermisim diyorum. Doktorum epidürali istedigim zaman baslatabilecegimi söylemisti. Yalniz dikkat etmem gereken sey anestezistin ben cagirdiktan yaklasik bi yarim saat sonra gelebilecegiydi, ben de ona göre haber etmeliydim hemsirelere.<br />
Sancilar 12'ye dogru iyice kendisini hissettirmeye basladi. O gece nöbetteki hemsire cok güngörmüs bi kadindi, rahat etmem icin elinden geleni yapti: belime sicak su torbasi koydu, ayaklarimi kaldirdi vs vs.Bu arada aksam yemegi yemeyen ben hastanede aciktim ama epidüralden önce yemek vermiyorlarmis. Buz cipsi denilen bisiy verdiler. Böyle ufak buz parcalari, bisiy yediginizi saniyorsunuz ama agziniza attiginiz anda eriyen buzdan baska bisiy yemiyorsunuz aslinda. Kandirmacanin bu kadari! :)<br />
Dogum sancilarini biraz hissetmek icin (evet biraz mazosistlik var bende :)) saat 12:45'e kadar bekledim sonrasinda anestezisti cagirdim. Doktor 01:20'de geldi. Yatakta doktora arkam dönük oturttular beni. Doktorun sirtimda ilk önce igneyi batiracagi yeri belirledi, sonrasinda da temizleyip batirdi igneyi. Acikcasi igneyi batirdigi andan cok belirlerken parmagiyla bastirdigi zaman canim yandi. Ya da ben kendimi daha cok igne batirma anina hazirladigim icin o o kadar canimi yakmadi da digerini pek beklemedigim icin canim yandi.<br />
Sonrasinda yavas yavas uyusma basladi. Salih de ben de gece uyumaya calistik.Unknownnoreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-4533692149030647656.post-83260290922578130112010-12-13T16:00:00.000-08:002010-12-13T16:00:40.845-08:00Bizim Dogum Hikayemiz - IHikayeyi anlatmaya bi hafta öncesinden baslamak mantikli sanirim. Ada'nin dogumu icin Türkiye'den gelen abim ve annemle hamileligimin son bi haftasini geciriyorduk. Ben bi yandan "Abim Türkiye'ye dönmeden dogum olur mu?" nun sikintisini yasiyordum, bi yandan da "Aa muhakkak suraya da gidelim, buraya da gidelim" diye planlar yapiyordum. Bu gazla zaten hemen hemen her gün disari cikarak, Sikago sokaklarinda bol bol gezip, müzeleri ziyaret ederek gecirdim son hamilelik günlerimi. Özgür kizim yine hic sorun cikarmayarak annesini hamilelik boyunca oldugu gibi hamileligin son haftasinda da özgür kildi.<br />
<br />
Ama persembe günü doktora gittigimizde hafiften endiselenmeye baslamistim, hatta bi gece önce paranoyaklasip bu bebek az kimildamaya basladi, bi problem mi var acaba diye düsünüyordum. Doktorun bana söyledigi tahmini dogum zamanina girmistik (31 Ekim'di doktorun tahmini) ve ben daha henüz kasilma, vs. hissetmiyordum. Bu endiselerimi gören doktorum beni muayene ettikten sonra acilmanin basladigini, dogumu pazar gününe kadar her an bekledigini ve bu durumda suni sancinin benim icin bi secenek olabilecegini söyledi. "Eve git, bi düsün tasin, esinle konus, beraber karar verin. Bu kadar sikinti yaparsan hem kendine hem bebege zarar verebilirsin. Onun yerine suni sanciyla bebegine 1-2 gün öncesinde kavusabilirsin" dedi. Eve gelirken Salihle konustum, o suni sanci bebege ya da bana zarar veriyor mu diye konuyu arastirdi, bi zararin olmadigini söyledi. Ben de abimin pazar günü dönecegini düsünüp, annemle ikisinin yanimda oldugu zaman kendimi daha iyi hissedecegime karar verip suni sanci istedigimizi doktora bildirdim.Unknownnoreply@blogger.com2tag:blogger.com,1999:blog-4533692149030647656.post-58696876552521488682010-12-06T09:21:00.000-08:002010-12-06T09:21:22.565-08:00Never touch a sleeping baby!Efenim ben Deniz, Ada bebekle söyle bi tecrübe yasadim: Türkiye'den bi arkadasim bebekleri ilk aylarinda gündüz her saat basi, gece ise iki saatte bir emzirmek gerektigini söyledi. Oysa ben Ada'yi ancak o istedigi zaman ve istedigi kadar emziriyordum. Bu da ilk haftalarda ortalama yaklasik 2-3 saatte bire denk geliyordu. Arkadasim bunun dogru olmadigini, böyle yaparak cocugun beyinsel gelisimini olumsuz etkileyebilecegimi söyledi. Ben de bu tavsiyeye uyup gündüz her saat basi emzirdim gece de saati kurup 2 saatte bir cocugu uyandirip emzirmeye basladim. Sonuc ne mi oldu? Sabaha kadar kusan bir bebek ve ertesi gün bizim solugu hastanede almamiz! Bi de üstüne cocuga kendi kendimize reflü tanisi koyup, hayiflanmaya baslamistik bile! Neyseki doktorlar muayenede bebegin karninin fazlasiyla (niye acaba?) tok oldugunu, o yuzden de bu fazlaliklari cikartma ihtiyaci duydugunu söylediler. Sonunda cocugu bi gün boyunca uykusundan bile uyandirip emzirmeye calistigima mi, o kadar endiselendigime mi, sabaha kadar basinda bekledigimize mi, yoksa ertesi gün o sogukta Ada'yi arabaya atip hastaneye gitmemize mi yanayim bilemedim.<br />
Kissadan hisse: Never touch a sleeping baby! Uyuyan bi bebege dokunmayin!Unknownnoreply@blogger.com2tag:blogger.com,1999:blog-4533692149030647656.post-9714595991575514762010-12-06T09:09:00.000-08:002010-12-06T09:09:11.006-08:00Yalniz ilk uzun günümüzSahil baba gecen haftayi labda yarim gün kalip günün gerisini bizimle gecirmisti. Bu hafta artik laba geri döndü. O yüzden bugun bizim ilk yalniz günümüz Ada Hanimla. Bakalim bakalim..<br />
<br />
Bu arada dün anne baba olarak tek basimiza ilk banyosunu yaptirdik Ada'nin. Bi tarafta radyatör, bi tarafta susturucu niyetine sac kurutma makinasi, bi sürü acemilikle dolu basarili bi tecrübeydi. Bebekleri sakinlestirmek icin sac kurutma makinasini kullanma fikrini farkeden, bunu yayan herkese sükranlarimizi iletiriz. Allahim ne güzel bisiymis! Hic bi derdi olmayan bebegi sakinlestirmek icin aciyorsunuz sac kurutma makinasini hooop sizinki birden durulmaya basliyor. Rivayet odur ki sac kurutma makinasi rahimdeki sesleri cagristiriyormus. Diyenlerin yalancisiyiz.Unknownnoreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-4533692149030647656.post-2263937779450557542010-12-01T10:19:00.001-08:002010-12-01T10:19:55.830-08:00Teknik Desteksiz Ilk Resmi GünümTeknik destek derken annemden bahsediyorum tabi ki.. 1,5 aydir yanimizdaydi, sagolsun bebek bakimi hakkinda teknik destegini esirgemedi bizden. Dün Türkiye'ye ugurladik kendisini. Bugun ise teknik destek olmadan Ada'yi uyutup ilk kahvaltimi, ilk sicak cayimi iciyorum. Yok yok icemiyorum, hadi kactim ben.Unknownnoreply@blogger.com2tag:blogger.com,1999:blog-4533692149030647656.post-1197521507897196052010-10-28T13:23:00.000-07:002010-10-28T13:23:25.872-07:00Ada Hanim Yola Cikti..Sanki yavastan.. Dayisi Sikago'dan gitmeden bu dünyaya gelmeye karar verdi gibi.. Gelismeleri yazicaz buraya.. Hadi bakalim, gazamiz mübarek olsun :)Unknownnoreply@blogger.com3tag:blogger.com,1999:blog-4533692149030647656.post-25657792354753545732010-10-23T02:33:00.001-07:002010-10-23T02:33:41.114-07:00Ufak Tefek SaptamalarHamilelikle, dogumla, kendimle, cevremle, ailemle ilgili gozume carpan ufak tefek seyler:<br />
<br />
<ul><li>Alien serisinden beri isler cok degisti. Artik insanlarin bi kadinin karninda kiprasan bisiyi gordukleri zaman verdikleri ilk tepki "Aa bu bi mucize!" degil de "Anaam Alien gibi nasil da kiprasiyor o oyle!" oluyor.</li>
<li>Dogumun son gunlerinde ve bebegin ilk gunlerinde yaniniza sizi strese sokmayacak birileri olsun. Dogum odasinda "vs vs kisiyi yatistirmakla ugrasir miyim acaba?" diye sorular olmasin aklinizda.</li>
<li>"Daha dogurmadin mi sen daha?" tadinda sorulara alisin. Bu sorulari soranlar muhtemelen uzun zamandir gorusmediginiz, dogumun hangi evresinde oldugunuzu bilmeyen arkadaslarinizdir. </li>
<li>"Suyun mu geldi?" alismaniz gereken baska bi soru kalibi. Dogum, hamilelik hayatin ne kadar parcasi olursa olsun buna yabanci olan, kadin bedeninden cikan bi sivinin komik oldugunu dusunen insanlar olabilir. Bu durumun tersini kadinlar dusunecek olsalardi cinsel hayatlari baya bi sorunlu olabilirdi bence :)</li>
<li>"Cocuk zaten 2-3 kg felan tutuyor, sen niye bu kadar kilo aldin?" tavri sizi yildirmasin. O cocugu tutacak altyapinin da lazim oldugunu dusunun. Hem sonra "eyvah cok kilo aldim, oram cikti, buram cikti" diye kaygilariniz varsa bu blog yerine gidin Ebru Salli'nin hayatini takip edin, siz de rahat edin ben de :) Ben sahsen ilk hamileligim oldugu icin kafama kilo gibi gecici (gecici evet cunku dogumdan sonra siki bi rejim bekliyor beni :)) herseyin olasiliklar dahilinde en dogal sekliyle olmasini istiyorum. Kafaniza takilan, bilmediginiz, kontrol edemeyecegim o kadar cok sey varken "Eyvah kilo aldim!" gibi bi cumle bana fazla basit geliyor. </li>
<li>Dogumdan sonraki rahatsiz soru ise "Sutun geldi mi?/geliyor mu?" olacak gibi sanirim. ("Evet evet geliyor; Kac kg lazimdi sana?" :P) Anneligi, anne olabilirligi sut gelisiyle iliskilendiren bu tavirdan rahatsiz olmasaniz da hafiften bozulabilirsiniz. Halbuki bi kadinin bebegini emzirebilmesi genetik faktorlerin yaninda onun ne kadar rahat bi ortamda yasadiginin/hissettiginin gostergesidir. Yani sutun geldi mi tadinda sorular soran insanlar (muhtemelen) aslinda size tam da bu ortami saglamasi gereken insanlardir. </li>
</ul>Unknownnoreply@blogger.com2tag:blogger.com,1999:blog-4533692149030647656.post-78269414297955232642010-10-19T21:06:00.000-07:002010-10-19T21:06:53.715-07:0039. hafta itibariyleAnanemiz geldi, simdi dayiyi bekliyoruz. Uc gun daha disimizi siksak da dayisi gelse Ada'nin, beni hamile görse oh diycem :) Sonra artik Ada bebek ne zaman gelmek isterse.. Doktorun dedigine göre bu hafta felan olabilirdi dogum ama normali gelecek hafta hatta 41. hafta olan bi sonraki hafta. Bakalim bizim kiz ne kadar söz dinliyor :) Bakalim bakalim..Unknownnoreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-4533692149030647656.post-92153890812024366892010-10-13T10:03:00.000-07:002010-10-13T10:03:14.373-07:00Sefarad Ninnisi<object height="385" width="480"><param name="movie" value="http://www.youtube.com/v/G43sLSwZED8?fs=1&hl=en_US"></param><param name="allowFullScreen" value="true"></param><param name="allowscriptaccess" value="always"></param><embed src="http://www.youtube.com/v/G43sLSwZED8?fs=1&hl=en_US" type="application/x-shockwave-flash" allowscriptaccess="always" allowfullscreen="true" width="480" height="385"></embed></object><br />
<br />
Sefaradlarin ninnisiymis bu ninni. Grup Yorum'un Bir Görüs Kabininde adli sarkisi bu ninninin melodisi üzerine yazilan sözlerden olusuyormus meger.Unknownnoreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-4533692149030647656.post-18855543753805743172010-10-13T09:12:00.000-07:002010-10-13T09:12:44.603-07:00Uyusun da BüyüsünTüketme nefesini, maviş kızım,<br />
Bildiğin Türkçe kıt gelir masallarıma.<br />
Sözden sazdan anlamazsın,<br />
Kuştan, yapraktan haberin yok.<br />
<br />
Biz yaşlılar neler de bilmeyiz,<br />
Hele sen belle dilimizi.<br />
Biliriz de güzel güzel laf etmesini,<br />
Çekiniriz konuşmaktan;<br />
Yazmasını bilir, yazamayız,<br />
<br />
Üzme beni yum gözlerini,<br />
Uyutacak ninnilerim yok.<br />
Türküler mi istersin benden,<br />
Bağrıyanık memleket türküleri,<br />
Ne arasın bizde o ses<br />
Islıkla söylenir<br />
Kaçak şarkılar mı istersin;<br />
Bunlar size gelmez<br />
Uykusunu kaçırır çocukların.<br />
<br />
Sana hazır ninniler söylesem<br />
Bahçeye kurdum desem salıncak,<br />
İnanır mısın?<br />
Ne bahçe var, ne de beşik...<br />
Bir arabacık da mı istemezdi şu asfalt?<br />
Yorganın, yatağın iğreti,<br />
Doğdun doğalı, ne oyun gördün,<br />
Ne oyuncak!<br />
<br />
Uyu benim maviş kızım.<br />
Dem geçecek, devran geçecek,<br />
Keloğlan murada erecek,<br />
Sökülecek Hasbahçenin çitleri<br />
Ağlayan nar gülecek!<br />
<br />
Rıfat IlgazUnknownnoreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-4533692149030647656.post-31631686995643153532010-10-10T20:57:00.000-07:002010-10-10T20:59:46.547-07:00Gorsellik de lazim tabi<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;"><a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEipwcDtitl_OGEmyG7JgRCkQlvuIIf2-cos2n8uD1CpiZTX9PECuxZy2WtLQWQsBCZvSTcubyBIWthuPp-PyiILRrl49HfLIqFlxlRzwHb6hpNDL4d1Shj8ueKoczGjF16GP-AzfHHueyQ/s1600/IMG_1981.JPG" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="320" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEipwcDtitl_OGEmyG7JgRCkQlvuIIf2-cos2n8uD1CpiZTX9PECuxZy2WtLQWQsBCZvSTcubyBIWthuPp-PyiILRrl49HfLIqFlxlRzwHb6hpNDL4d1Shj8ueKoczGjF16GP-AzfHHueyQ/s320/IMG_1981.JPG" width="213" /></a></div><div class="separator" style="clear: both; text-align: center;"><br />
</div><div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">Hamileligin 7. ayindan itibaren agaclarin arkasina saklanmakta zorlanmaya basladim :)</div><div class="separator" style="clear: both; text-align: left;"><br />
</div><div class="separator" style="clear: both; text-align: left;"><br />
</div><div class="separator" style="clear: both; text-align: center;"><a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjrY_R4oqoTu9_t0RiyiqJLoui7c5YaBRRUwgFPCSmbWWK-3Z_t7_Hsrn89eKTKySWgmSbn2dy-SAaNi0shMwEH9UjCSJMkVxDptABwDv0ANjih_C9hxuKKOH1o81D3uYSIVLJjInixZfY/s1600/IMG_2625.JPG" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="320" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjrY_R4oqoTu9_t0RiyiqJLoui7c5YaBRRUwgFPCSmbWWK-3Z_t7_Hsrn89eKTKySWgmSbn2dy-SAaNi0shMwEH9UjCSJMkVxDptABwDv0ANjih_C9hxuKKOH1o81D3uYSIVLJjInixZfY/s320/IMG_2625.JPG" width="213" /></a></div><div class="separator" style="clear: both; text-align: center;"><br />
</div><div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">Sikago belki ayaklarimin altindaydi ama tombul ayaklarimin altinda :) bknz. hamileyken ayaklarin sismesi.</div><div class="separator" style="clear: both; text-align: left;"><br />
</div><div class="separator" style="clear: both; text-align: center;"></div><div class="separator" style="clear: both; text-align: left;"><br />
</div><br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;"><a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhGbU2FdNPMFQO-63gIPOKDOFbVaW_TFTwsajrKTsZbW3T3S0UYJ2dZJY8ypGpx0pmtvIQcHs3gVGQUq2dyxK8Y5TDJ1m55XFFlICOdT6IdOlU6_36-eT2dWoEfqo-hXcGni3sCMtjJDnE/s1600/IMG_3074.JPG" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="320" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhGbU2FdNPMFQO-63gIPOKDOFbVaW_TFTwsajrKTsZbW3T3S0UYJ2dZJY8ypGpx0pmtvIQcHs3gVGQUq2dyxK8Y5TDJ1m55XFFlICOdT6IdOlU6_36-eT2dWoEfqo-hXcGni3sCMtjJDnE/s320/IMG_3074.JPG" width="213" /></a></div><div class="separator" style="clear: both; text-align: center;"><br />
</div><div style="text-align: center;">Fotograf cekmek, ozellikle sevgili Lubitelle fotograf cekmek her zaman ciddiyet ister.<br />
<br />
</div><br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;"><a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjH6rOQJcCCrbe3ks0xtCzapBVil3PY0qsQvHmPy5tkoYk0omnqmvJwdHh-nJD25Oup7WIIULym_tJX0nq3WlQf7dQv8tI4PVfcf2Drww4hb0574YUEk8pQQEo7t6G5RNNFZzOHB8MnH80/s1600/IMG_3137.JPG" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="320" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjH6rOQJcCCrbe3ks0xtCzapBVil3PY0qsQvHmPy5tkoYk0omnqmvJwdHh-nJD25Oup7WIIULym_tJX0nq3WlQf7dQv8tI4PVfcf2Drww4hb0574YUEk8pQQEo7t6G5RNNFZzOHB8MnH80/s320/IMG_3137.JPG" width="213" /></a></div><br />
<div style="text-align: center;">9. aya dogru, kim bilir belki 9. ayda boyle bisiyler oluyormus insan.<br />
<br />
Fotograflari ceken tabi ki Salih :)</div>Unknownnoreply@blogger.com5tag:blogger.com,1999:blog-4533692149030647656.post-87517223326800801392010-10-10T20:53:00.000-07:002010-10-10T20:53:31.018-07:00Baba olunca anlarsin<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;"><a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgGmzjHEpje0A5Lm_-mptEEXgO3uKZT_i2hfUhqgkWdMZRdbJ7xhB6MWry92df4VucyezRKRL7iI3hEXY03HipKjC2Lq_WU3dH4sqhabezpLz9UeZVUwoS0ZcKFpg5ki_xlKAGTmQIVvyk/s1600/babaoluncaanlarsin.jpg" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgGmzjHEpje0A5Lm_-mptEEXgO3uKZT_i2hfUhqgkWdMZRdbJ7xhB6MWry92df4VucyezRKRL7iI3hEXY03HipKjC2Lq_WU3dH4sqhabezpLz9UeZVUwoS0ZcKFpg5ki_xlKAGTmQIVvyk/s1600/babaoluncaanlarsin.jpg" /></a></div>Kardes blog onerisi :)Unknownnoreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-4533692149030647656.post-34037981073906149342010-10-07T18:34:00.000-07:002010-10-07T18:34:39.979-07:00Normallik ÜzerineBu yaziyi bi önceki "Ilk Zorlu Sinav" yazisinin üstüne yazmak mantikli olacak sanirim. Bende seker var mi? Varsa bu bebek icin ne kadar tehlikeli vs vs diye düsünürken farkettim ki bebegimizin herkes gibi ve normal olmasini istiyorduk. Bu düsünce ileride yasamamiz muhtemelen olan (söz veriyorum yasamamak icin elimden geleni yapicam :)) "Bizim bebegimiz/cocugumuz aslinda kücük bir dahi" düsünce bölgesinden ne kadar uzak oldugunu farkettim. Hani insanlar belli bi süre sonra bebeklerine tapmaya baslayip yaptigi bütün hareketleri sanki o icat etmis ve dünyada bunu yapan bi tek oymus gibi anlatmaya baslarlar ya, iste tam o düsünce bölgesinden bahsediyorum. Halbuki o zaman bebegin normal olmasindan baska bisiy istemiyordum. Herkes gibi olsundu bizim cocugumuz, herkesin cocugu gibi iki kolu iki bacagi, saglikli organlari olsundu, baska da bisiye gerek yoktu...Unknownnoreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-4533692149030647656.post-61381940078103660082010-10-07T18:24:00.000-07:002010-10-07T18:24:39.996-07:00Ilk Zorlu SinavHamileligin ilk aylarinda en cok konustugumuz konularin basinda bebegin cinsiyeti ve erkek-kiz olursa hangi isimleri koyacagimiz vardi. Salih kesin kiz istiyordu, ben de kiz istiyordum ama biraz erkek olursa haksizlik etmek istemedigimden, biraz da Salih'e benzer bi oglumun olabilecegi düsüncesiyle erkek olsa da olur diyordum kendi kendime.<br />
<br />
Erkek mi kiz mi tahminleri arkadaslar arasinda konusuladursun bebegin cinsiyetini ögrenecegimiz gün geldi catti. Facebook'tan tahminleri topladik ve % 80 gibi bi basari oraniyla kiz diyenler sorumuzu dogru bildi :) Ultrason görevlisi heyecanimizdan daha dogrusu sevinc cigliklarimizdan bebegin ilk cocuk ve ilk torun oldugunu sip diye anladi! (cok zeki olmak gerekmiyor tabi bunu anlamak icin :))<br />
<br />
Bundan sonra günler hayaller, planlar, düsüncelerle gecip durdu. Ta ki hamileligin 25.-28. haftasi arasi yapilan seker testine kadar. Doktor rutin kontrole gittigimiz zaman su nasil oldu, bu nasil oldu diye konusurken konusurken "Aa gecen hafta sana seker testi yapilmisti sahi, hadi onun sonuclarina bakalim" diyip ekranda benim bilgilerime ulasinca sekerimin üstü limiti biraz astigini gördü ve panik yapip "Ben sana niye haber vermedim?" acaba diyip hemen baska bi test yapmamiz daha gerekiyor dedi. Yapilacak test 3 saatlik test denilen öncesinde kaninizin alindigi hemen sonrasinda seker yüklemesi yapilan (yani iki bardak baya bol sekerli bi sivi ictiginiz) ve 1 saat araliklarla 3 kere kaninizin alindigi bi testti. Onun sonucuna göre bende hamilelerde rastlanan <b>Hamilelik Diyabeti/Sekeri (Gestational Diabetes</b>)nin olup olmadigina karar verilecekti. Seker cikma durumunda ne olacagini doktora sordugumda riskleri anlatti, iste büyük bi bebege sahip olabilirdim, ileride ikinci tip diabet olma ihtimalim yüksekti vs vs. Bunlar cok sorun gibi gelmemisti. Ben daha cok bebege en kötü ne olabilirle ilgileniyordum. Doktora bunu ilk kez sordugumda cevap vermedi, ikinci kez sordugumda "Bebek ölü dogabilir!" dedi. O anda basladim aglamaya, bi yandan kafami toparlayip kadinin dediklerini kacirmamaya calisiyordum, bi yandan da yaslar gözümden pit pit akiyordu. Bi süre sonra tek yapabildigim yanima gelen Salih'e sarilmak oldu. <br />
<br />
Bebegin kalp atislarini dinlerken doktor sakinlestirici bisiyler söyledi, iste neler var gibilerinden basindan gecen bi iki hikayeyi anlatti. Meslekleri icabi doktorlar neler neler görüyor onlari anliyorum ama yine de böyle pat diye damdan düser gibi bi kadina "bebegin ölebilir" demek dogru gelmiyor. Neyse iste cok fazla bekletmeden konustugumuz testi yaptirmami söyledi ayrilirken. Iki gün sonra Salih'in laba gitmek zorunda olmadigi cumartesi günü beraber gideriz diye kararlastirmistik aslinda ama ben daha fazla beklemek istemedigim icin cuma günü kendim gittim testi yaptirmaya. O gece nasil gecti bilmiyorum. Hayatimda ilk kez sabaha kadar aglamak nedir onu ögrendim. Bi yandan internetten bisiyler arastiriyorduk, bi yandan birbirimizi sakinlestirmeye calisiyorduk. Eskiden hep böyle toparlak, bogum bogum bacaklari olan, sikistirip isirabilecegim (!) bi kiz cocugum olsun isterdim. Bunlarin ne kadar bos daha dogrusu lüks istekler oldugunu o gece anladim. Insan cocugunun saglikli olmasindan baska hic bisiy istemiyormus meger. <br />
Testin sonuclarini aldigimda baya bi rahatlamistim. Hamilelik sekerine rastlanmamisti.Unknownnoreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-4533692149030647656.post-61407389512226371612010-10-07T17:40:00.000-07:002010-10-07T18:44:36.966-07:00Ilk DuygularDüsüncelerimiz bebek sahibi olma, olmama arasinda gidip gelirken, hayat bizim adimiza bi karar verdi. Öyle enteresan bi duyguydu ki sonrasinda yasadiklarimiz. Böyle bulutlarin üstünde olmak gibi bisiy, yani hayatin bütün karmasisindan, üzüntüsünden, günlük sikintilardan siyrilip, herseyin önemini yitirdigi bi an düsünün ve onun sürekli oldugunu hayal edin, iste öyle bisiy. Günü yasarken mutlu musunuz degil misiniz diye sormazsiniz ya kendinize, ancak birisi sordugu zaman akliniza gelir, yahut kösenize cekilip "hayatim nasil gidiyor?" diye düsündügünüz zaman akliniza gelir bu sorunun cevabi. Mutlulugu genel olarak hissedersiniz, farkina ancak ya böyle zamanlarda ya da bisiyler ters gittiginde ve mutsuzlastiginizda varirsiniz. Iste bunlar yerine sürekli hissedersiniz mutlu oldugunuzu, icinize garip bi huzur dolar, garip bi olgunluk. Iste böyle bisiylerdi ilk hislerim.<br />
<br />
Gerekli görülen ek: Hissettigim, ayridina vardigim duygular arasinda olgunlugun ve garip bi kudretin - yani yapabilme, edebilme duygusunun, gücünün - oldugunu söylemeden gecmemem lazim sanirim. Korkmam, paniklemem gereken onlarca neden bulabilecekken bunlara hic kafa yormayip o yaparim/ederim ben bunu duygusunu tatmak enteresan bi tecrübeydi benim icin.Unknownnoreply@blogger.com0